Olması gereken düzende suçlular işledikleri suça göre koğuşlara ya da hücrelere konuluyor. Böylelikle cinsel saldırı suçu işlemiş bir mahkûmla dolandırıcılık suçu işlemiş suçu daha hafif olan bir mahkûm aynı yerde..
Olması gereken düzende suçlular işledikleri suça göre koğuşlara ya da hücrelere konuluyor. Böylelikle cinsel saldırı suçu işlemiş bir mahkûmla dolandırıcılık suçu işlemiş suçu daha hafif olan bir mahkûm aynı yerde cezasını çekmiyor. Bunun asıl amacı diğer suçlunun psikolojik olarak daha fazla suça eğilimli olmasından kaynaklanıyor ve olası bir saldırının önüne geçmek hedefleniyor.
Ayrıca her hapishanenin bir kapasitesi var ve bunun çok az kişi sayısı fazlasına çıkılması gerekiyor. Ancak Dünya’nın en kötü hapishanelerinde durum hiç öyle değil. Kapasitenin binlerce katı fazlasının bulunduğu suçluların suçlarına göre ayrılmadığı onlarca cezaevi bulunuyor.
En kötü hapishane unvanlarını almış olsalar da devlet ve yönetimin düzeltme yolunda hiçbir adım atmadığı Afrika’dan Fransa’ya, Kuzey Kore’den Gürcistan’ a onlarca cezaevi bulunuyor. Mahkûmların işkence gördükleri, aç bırakıldığı, cinsel tacizin yüksek olduğu, mahkûmların birbirlerini linç ettiği hatta yediği, farelerin cirit attığı çok sayıda cezaevini sıralamak mümkün. Bu anlamda en çok bilinen en kötü hapishaneleri listelemek gerekirse;
Gizlenen rakamların dışında 5000den fazla mahkûmun olduğu düşünülmekte ve genelde siyasi suçluların son nefeslerine kadar kaldıkları bir cezaevidir.
Her türlü suçtan yatan mahkûmların yaşadığı bu cezaevinde cinsel saldırı ve işkence ön plandadır.
Farelerin ve bitlerin en çok yaşadığı yer olmakla birlikte ortam şartlarından dolayı intiharların da sıklıkla görüldüğü bir hapishanedir.
400 kişilik kapasiteye rağmen 7000 mahkûmun kaldığı bu yerde mahkûmlar birbirlerini yiyerek hayatta kalabiliyorlar.
Şiddet olaylarının yanı sıra zihinsel sorunları olan çok sayıda mahkûmun tutulduğu bu hapishanede dövülerek öldürülen mahkûmların sayısı oldukça fazladır.
Hem işkence hem de aşırı kalabalığı ile ünlü bu hapishanede infazlarda kısa bir süre içinde gerçekleşiyor. Mahkûmun bir istek hakkı da bulunmuyor.
Bu en kötü hapishanelerde müdür ve gardiyanlar aşırı sert bir tavır sergileseler de kalabalıktan dolayı mahkûmların kartelleşerek yönetimden üstün bir otorite kurdukları da bilinmektedir.
Bu Yazıda Dikkatinizi Çekebilir: Güney Kore Ve Kuzey Kore Asker Sayıları
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)