Nergis Çiçeğinin Hikayesi

Nergis çiçeği, anavatanı Avrupa olan fakat Akdeniz kıyılarından Japonya’ya kadar görülebilen bir bitkidir. Bu çiçek, Narcissus türündendir ve Narkissos’un mitolojik hikayesiyle ilgilidir. Nergis çiçeğinin hikayesi de mitolojideki Narkissos’dan gelir.

Nergis, Çin Nergisi, Yabani Nergis, Güz Nergisi, Fulya ve Zerrin adıyla bilinen 5 alt türe sahiptir. Nergis çiçeği, sarı ve beyaz renkli bir çiçektir. Nergis çiçeğinin anlamı saygı duymaktır. Aşk ve güzellik çiçeği olarak da bilinen Nergis, güzel kokusuyla evleri ve baharı süslemektedir. Nergis çiçeğinin kokusu genizdeki tıkanıklığı açmaktadır. Zehirli bir soğanı bulunmaktadır. Genel olarak sevilen bir çiçektir.

Nergis Çiçeğinin Arkasındaki Mitoloji

Nergis çiçeği, Yunan mitolojisindeki Narkissos karakteri ile özdeşleşmiştir. Hikayesi de buradan gelir. Narkissos, bir tanrı ve bir perinin birleşiminden meydana gelmiştir. Narkissos o kadar yakışıklı bir delikanlı olmuştur ki, ona bir kez bakan aşık olmaktadır. Ancak Narkissos kimseye aşık olmamıştır, arkasında yüzlerce gözü yaşlı aşık bırakmasına rağmen yalnız yaşamaktadır.

Narkissos’a aşık olanlardan biri de, ormanda avlanırken onu gören Ekho’dur. Ekho, güzeller güzeli bir peri kızıdır. Aynı Narkissos gibi o da kimsenin aşkına karşılık verememiştir. Ancak Narkissos’a ilk görüşte aşık olur. Güzeller güzeli Ekho, bir umutla içindeki aşkı besler. Ancak Narkissos, Ekho’nun aşkına da karşılık vermez. Bu durum peri kızının kalbini paramparça eder. Ekho, aşk acısından ölür. İçinde büyük bir aşk besleyen peri kızının kemikleri kayalıklara dönüşür. Sesi ise bugün hala ismiyle andığımız yansımalara, yani ekolara dönüşür.

Olimpos dağında yaşayan Yunan tanrıları Ekho’nun durumuna çok üzülürler. Narkissos’u güzeller güzeli peri kızı Ekho’nun ölümünden sorumlu tutarlar ve onu cezalandırmak isterler. Narkissos’un ise bu cezadan kaçışı yoktur. Bir gün ormanlık alanda avlanırken yorgunluktan bitap düşer. Yakındaki bir nehir kenarına iner ve su içmek için eğilir. Ancak karşısında sudaki yansımasını bulur. Kendi yansımasını gören Narkissos kendine aşık olmuştur.

Nehirdeki yansımasını görür görmez aşık olan Narkissos, gözlerini kendinden ayıramaz. Bir adım bile kıpırdayamaz. Kendi güzelliği karşısında büyülenen Narkissos yeme içmeden kesilir. Ekho ile aynı kaderi paylaşarak ölür. Nehir kenarında can veren Narkissos bir Nergis çiçeğine dönüşür.

Günümüzde narsis kelimesi Narkissos’dan gelmektedir. Kendini seven, kendini beğenmiş demektir. Narsis insanlar da aynı Narkissos gibi kendilerini o kadar severler ki çoğunlukla sahte bir gerçeklikte yaşarlar. Kafalarının içindeki kendilerinden başka kimseye inanmaz, kimseye saygı duymaz, kimseyi tam olarak sevemezler.

Narkissos’un Hikayesinin Ardındaki Sembolizm

Narkissos’un kendine aşık olması ve bu şekilde ölüp Nergis çiçeğine dönüşmesinin ardındaki sembolik anlam şöyledir,

• Narkissos’un su içmek için nehir kenarına gitmesi, su içmesi, spritüel etkiyi ifade eder.
• Narkissos’un kendisine aşık olması, insanın kendi içerisindeki bilgeliğin anahtarını keşfetmesini ifade eder. İnsanın dış dünyada aradığı her ne ise, o büyük sır aslında kendi içinde mevcuttur.
• Narkissos’un kendini seyre dalarak ölümüne bir kendini kaybetme yaşaması, yemeden içmeden kesilmesi kişinin kendi içinde bulduğu bilgelik sayesinde kendini dış dünyanın isteklerinden özgürleştirmesi anlamına gelir. Kişi artık diğer insanların değer verdiklerine değil, kendi içinde anlamlandırdığı şeylere değer verir.
• Nehir kenarında can veren ve Nergis çiçeğine dönüşen Narkissos ise, bilgelik yolculuğunu tamamlamış ve çevresine yol gösteren kişi anlamına gelir. Çiçek açan insan çevresine de etki etmeye başlamış demektir.
• Nergis çiçeğinin nehir kenarında çiçek açması ve Narkissos’un nehre katılması, spritüel etkinin dönüp dolaşıp kaynakla bir olmasını ifade eder.

Önerilen İçerik: Kirke: Yeniden Şekillendirilmiş Tanrıça