Ermenistan’ın Azerbaycan’a saldırmasının ardından Dağlık Karabağ Bölgesinde yaşanan sorunlar yeniden gün yüzüne çıktı. Ermenistan’ın 27 Eylül tarihinde Azerbaycan’ın sivil yerleşim birimlerini hedef almasının ardından iki ülke arasındaki gerilim yeniden tırmandı.
Kafkasya’nın kanayan yarası olarak bilinen Dağlık Karabağ işgali 30 yıldır zaman zaman gündeme farklı konular ile gelmeye devam ediyor. Erivan yönetiminin bölgeye yaptığı saldırının ana nedeni olarak yaşanan ekonomik sıkıntıları unutturmaya çalışmak adına böyle bir saldırıda bulunduğu tahmin ediliyor. Şimdi gelin sizlere Dağlık Karabağ bölgesinin geçmişi hakkında bilgi verelim.
Dağlık Karabağ Sorununun Başlangıcı
Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan gerilim 20. YY’ın son çeyreğinde başladı. Sovyetler Birliğinin hâkim olduğu dönemde Azerbaycan sınırları içerisinde yer alan Dağlık Karabağ bölgesinde Ermenilere ait özerk bir yönetim oluşturmayı planladı.
Bu doğrultuda dünyanın farklı bölgelerindeki Ermenileri bu bölgeye yerleşti. Rusların bu planı 90’lı yılların sonlarına doğru tutmaya başladı. Sovyetler Birliğinin eski gücünden uzaklaştığı dönemde Sovyetlere bağlı olan Ermenistan Dağlık Karabağ bölgesinin kendilerine verilmesini talep etti.
İki ülke arasında bu gerilim tırmanarak savaşların yaşanmasına neden oldu. Ruslardan da destek alan Ermeniler 1991 tarihinde Hankendi, 1992 tarihinde ise Hocalı ile Şuşa’yı işgal etti. Sonrasında da boş durmayan Ermenistan ilerleyişini sürdürdü. Ermenilerin bu ilerleyişinde Azeri vatandaşlara yönelik katliamlar da yaptı. Böylece neredeyse Azerbaycan topraklarının %20’si işgal edildi. Yaklaşık 10 milyon Azeri yaşadığı yeri terk etmek zorunda bırakıldı.
Bişkek Protokolü
12 Mayıs 1994 tarihinde imzalanan protokolde ateşkes ilan edildi. Karşılıklı olarak saldırı düzenlenmemesi kararı alındı. Böylece bölgede barış, huzur ve güvenin tesisine yönelik adımlar atılması amaçlandı. Fakat iki tarafın karşılıklı olarak anlaşamaması protokolün sadece ateşkes olarak kalmasına neden oldu. 26 yıldır ateşkes koşullarının etkili olduğu bölgede çok sayıda çatışma yaşanmış ve her iki ülkeden de çok sayıda asker yaşamını kaybetmiştir.
Yaşanan bu soruna uluslararası örgütler de çözüm bulamadı. Rusya’nın çözüm odaklı bir anlayış benimsememesi de Dağlık Karabağ’da çözümün bulunamamasına yol açtı. Türkiye bölgede yaşanan sorun karşısında ise her zaman Azeri kardeşlerinin yanında yer alıyor. Bölgede kalıcı barışın sağlanması için ise acil eylem planlarının devreye konması ve Azerilerin haklarının teslim edilmesi gerekiyor.
Bu Yazıda Dikkatinizi Çekebilir: Matcha Çayı Faydaları Nelerdir?
