Pablo Picasso’nun Ünlü Heykelleri

Pablo Picasso, kuşkusuz gelmiş geçmiş en ünlü sanatçılardan biri. Adı modern sanatla neredeyse eş anlamlı olan Pablo Picasso, sanata yön veren dahilerden biridir.

İlginizi çekebilir: Pablo Picasso Kimdir?

Pablo Picasso’nun sanat eserleri sadece tablolardan oluşmamaktadır. Pablo Picasso, heykeltıraşlıkta da yetenekli bir sanatçıdır.

Pablo Picasso, her zaman yeni bir şeyler denemek için çabalardı. Heykel sanatı da denediği sanatlardan biridir. Her ne kadar heykel sanatı onu cezbetse de heykellerinin reklamını çok fazla yapamadı.

Pablo Picasso’nun 1966’da Londra, Paris ve New York’ta 200’den fazla olan özel sergilerde sergilenmiştir.

Erken Dönem Plastik Sanatı

Pablo Picasso, 1901 yılında Barselona’dayken ilk heykeli olan bronz heykel taslağı “Seated Woman (Oturan Kadın)”ı yapmıştır.

İki yıl sonra 1903’de iki tane maske şeklinde heykel yapmıştır: Blind Singer (Kör Şarkıcı) ve Picador with a Broken Nose (Kırık Burunlu Picador).

Pablo Picasso Paris’teyken heykellerine The Joker, Alice Derain ve Woman Combing her Hair (Saçını Tarayan Kadın)’i de eklemiştir.

Pablo Picasso’nun tüm bu heykelleri “Mavi Dönem”indeki resim çalışmalarına oldukça yakındır.

Heykellerindeki Kübizm

Pablo Picasso’nun resim sanatında meydana gelen köklü değişiklikler aynı zamanda heykel sanatını da değişime uğramıştır.

1909’da Woman’s Head (Fernanda) adlı ilk kübist heykelini yapmıştır. “Glass of Absinthe (1914)” altı versiyonu mevcuttur. Pablo Picasso, her bir versiyonu farklı farklı renklendirmiştir. Biçimsel olarak bu eserler, Pablo Picaso’nun gerçeklik ve kendi yorumu arasındaki bir çatışmayı tasarladığı ilk eserlerdir.

Heykellerindeki Sürrealizm

1920’lerin sonlarında Pablo Picasso, telden yapılmış yapılarla denemeler yaptı ve ardından sürrealist yorumlarını heykellerine aktarmıştır.

Ahşap, metal ve alçıyı ayrı ayrı ya da bir arada kullanarak eserler üretmiştir. Bu teknikleri kullanarak yaptığı ilk eseri, Julio González ile birlikte yarattığı  “Woman in the Garden (Bahçedeki Kadın)”dır.

Pablo Picasso, 1932 yılında Boisgeloup’ta bir mülk satın adlıktan sonra araba tarzındaki evinde heykeltıraş stüdyosu kurdu. Stüdyosunda hayvansal tarzdaki heykeller yaratmaya başladı. A Head of Cow (Bir İnek Başı) ve Cock (Horoz) bu tarzdaki eserlerinden birkaçıdır.

Pablo Picasso’nun 1932’de yarattığı genç sevgilisi Marie-Thérèse Walter’ın heykelsi portresi olan “Head of Woman (Kadın Başı)”, sürrealist resimleriyle birlikte yarattığı bir eseridir.

Ayrıca Pablo Picasso’nun mezarının başında Marie-Thérèse Walter’ı betimleyen bir heykel olan “Woman with a Vase (Vazolu Kadın)” bulunmaktadır.

Heykellerindeki Yeni Tekniği: Montaj Tekniği

Pablo Picasso, Fransa’nın işgali sırasında Paris’te kalmıştır. Pablo Picasso, o zamanlar icat ettiği montaj tekniği ile doruk noktasına ulaşmıştır. Pablo Picasso, atık ve enkazdan topladığı malzemelerle heykeller yapmıştır. Eski eşyaları yeni bir şekilde kullanma ve onları sanat eseri yapma yeteneği, Pablo Picasso’nun sınırsız hayal gücünün bir kanıtıdır. Pablo Picasso, “Bull’s Head” adlı eserini bir bisiklet gidonu ve koltuğundan yapmıştır.

Pablo Picasso, 1944’te Hümanizmin sembolü olarak “Man with a Lamb (Bir Kuzulu Adam)” ve savaşın dehşetiyle ilişkilendirilen “Death’s Head (Ölümün Başı)” adlı eserini yarattı.

Pablo Picasso, savaş sonrasında da heykel yaratmaya devam etmiştir. Tekerlekler, ayakkabılar, sepetler, kapılar gibi farklı atıklardan eserler yarattı.

Pablo Picasso’nun Düz Tabaklardan Oluşan Heykelleri

1960’lı yıllarda Pablo Picasso, sac metallerden renkli heykeller yaratmıştır. Şikago’daki yaptığı heykeli bu düz tabaklardan oluşan heykel tekniğinin doruk noktasıdır.

1967 yılında Pablo Picasso, şehre 162 ton ağırlığında ve 15 metrelik bir yapıyı bağışladı. 100.000 dolarlık ödeme teklifini de reddetti. Bu eserde neyin tasvir edildiği konusunda farklı görüşler var. Pablo Picasso ise neyi tasvir ettiğini açıklamayarak bu isimsiz eseri seyircinin gözlemine bırakmıştır. Sanat seven seyirciler de bu isimsiz heykelde bir babun başı, bir Afgan tazısı, bir karıncayiyen veya bir kuş gördüğünü söylemişlerdir.

Bu isimsiz anıt, Pablo Picasso’nun Kübizm’e yön veren eserlerinden biridir.

İlginizi Çekebilir: İlya Repin Kimdir?