Sanat TarihiBilgi

Pablo Picasso Kimdir?

20.yüzyıl sanatında önemli bir yere sahip olan Pablo Picasso, yaşadığı 92 yıl boyunca yenilikçi ve deneyler yapan bir sanatçıydı.

O sadece bir ressam değil aynı zamanda heykeltıraş, matbaacı, seramik sanatçısı, gravür sanatçısı ve yazardı.

Çalışmaları on yıllar boyunca modern ve çağdaş sanatı şekillendirdi. Ayrıca çalışmaları Kübizm, Sürrealizm ve çocukluğunun Natüralizminden etkilenerek olgunlaşmıştır.

Pablo Picasso; iki Dünya Savaşı gördü, dört tane çocuğu oldu, filmlerde rol aldı ve şiirler yazdı.

Pablo Picasso Doğum ve Ölüm Tarihi

Pablo Picasso, 25 Ekim 1881’de İspanya’nın Málaga kasabasında dünyaya gelmiştir.

8 Nisan 1973’te Moguins, Fransa’da vefat etmiştir.

pablo picasso 18 yaşındaki portesi
picasso’nun i̇lk yılları (1881-1900)

Picasso’nun Çocukluk ve Gençlik Yılları (1881-1900)

Yetişkinlik yıllarının çoğunu Fransa’da geçirmesine rağmen Picasso, doğuştan bir İspanyol’du.

İspanya, Endülüs’teki Málaga kasabasından gelen Don José Ruiz y Blasco ve María Picasso y López’in ilk çocuğuydu. İki kız kardeşi vardı: Lola Picasso ve Conchita Picasso.

pablo picassonun çocukluğu
7 yaşındaki pablo picasso ve kardeşi conchita picasso

Annesi ve babası Picasso’yu Katolik olarak yetiştirse de Picasso, ileriki yıllarda ateist olmuştur.

Picasso’nun babası başlı başına bir sanatçıydı. Sanat dersleri verirdi ve yerel müzenin küratörlüğünü yapmıştır. Don José Ruiz y Blasco, Pablo Picasso yedi yaşındayken oğluna çizim ve yağlı boya eğitimi vermeye başladı ve genç Pablo‘yu uygun bir öğrenci olarak yetiştirdi.

Picasso, 13 yaşında babasının ders verdiği Barselona Güzel Sanatlar Okulu’na girdi. 1897’de çalışmalarına Madrid’in o zamanlar İspanya’nın en iyi sanat akademisi olan Real Academia de Bellas Artes de San Fernando’da başladı.

Picasso‘nun yaşamının bu yeni döneminde kız kardeşi Lola’yı çizmiş olduğu First Communion (İlk Komünyonu) gibi portreler çizdi. 19. yüzyıl sona ererken Picasso’nun, Stilize manzaralarında Sembolizm unsurları ve kendi Modernizm yorumu belirginleşmeye başladı.

pablo picasso lola ilk komünyonu
first communion (i̇lk komünyonu)

Picasso’nun Orta Yılları (1900-1940)

1900’de Picasso ilk olarak Avrupa’nın sanat merkezi olan Paris’e gitti. Picasso’yu adeta kanatlarının altına alan şair ve gazeteci Max Jacob ile aynı pansiyonu paylaştı. İkisi de sefil bir yoksulluk içinde yaşadılar hatta bazen ısınmak için sanatçının resimlerini yakmayı düşündüler.

Çok geçmeden Picasso, Madrid’e yerleşti. 1901’in ilk bölümünde orada yaşadı. Arkadaşı Francisco Asis Soler ile “Genç Sanat” adlı bir edebiyat dergisinde ortak oldu, makaleler resmetti ve yoksullara sempati duyan karikatürler yarattı. İlk sayı çıktığında, gelişmekte olan sanatçı, alışılagelmiş “Pablo Ruiz y Picasso” yerine “Picasso” yapıtlarına imza atmaya başlamıştı.

Picasso’nun Orta Yıllarındaki Dönemleri

Blue Period (Mavi Dönem)

Blue Period (Mavi Dönem) olarak bilinen Picasso’nun sanat dönemi 1901’den 1904’e kadar sürmüştür. Bu süreçte Picasso, ara sıra vurgu rengi dokunuşları ile öncelikle mavi tonlarında resim yaptı. Örnek olarak 1903 tarihinde yaptığı ünlü sanat eseri The Old Guitarist (Eski Gitarist), mavi tonların ortasında, sıcak kahverengi tonlarda bir gitara sahiptir. Picasso‘nun Mavi Dönem çalışmaları, hafif tonlarından dolayı genellikle kasvetli olarak algılanır.

the old guatirst - yaşlı gitarist pablo picasso
the old guatirst (yaşlı gitarist)

Tarihçiler Picasso‘nun Mavi Dönemi’ni büyük ölçüde sanatçının bir arkadaşının intiharını takiben belirgin depresyonuna bağlar.

Mavi Dönem’de etkin olan konulardan bazıları körlük, yoksulluk ve çıplak kadınlardır.

Rose Period (Gül Dönemi)

Rose Period (Gül Dönemi) 1904’ten 1906’ya kadar sürdü. Pembe ve gül tonları Picasso‘nun sanatına Mavi Dönem resimlerinden daha sıcak, daha az melankolik bir hava kattı.Gül Dönemi’nde en çok satan eserlerinden biri olan Boy with a Pipe (Pipolu Çocuk)’ı yaptı. Gül Dönemi resimlerinde ilkellik unsurları, Picasso sanat tarzıyla yapılan deneyleri yansıtır.

boy with a pipe pipolu çocuk
boy with a pipe (pipolu çocuk)

African Influence (Afrika Etkisi)

1907’den 1909’a kadar Afrika sanatı ve İlkelcilik döneminde Picasso, en tanınmış ve en tartışmalı sanat eserlerinden biri olan Les Demoiselles d’Avignon’u yarattı. Palais de Trocadero’daki bir sergide incelediği Afrika sanatından ve Henri Matisse’e ait bir Afrika maskesinden ilham alan Picasso‘nun sanatı, bu dönemde bu olayların ve eserlerin etkilerini yansıttı. İronik olarak Matisse, Picasso onu yakın çevresine ilk kez gösterdiğinde, “Les Demoiselles d’Avignon”u en çok kınayanlar arasındaydı.

les demoiselles d’avignon
les demoiselles d’avignon

Analytic Cubism (Analitik Kübizm)

1907’den 1912’ye kadar süren bu dönemde Pablo Picasso, sanatta Kübist hareketin başlangıcını yaratmak için ressam Georges Braque ile birlikte çalıştı. Resimlerinde bu dönem genellikle toprak tonlarından oluşan bir palet kullandı. Eserleri, karmaşık geometrik şekillerle yapısız nesneleri tasvir eden şekildeydi.

Yedi yıllık romantik ortağı (sevgilisi) Fernande Olivier, “Head of a Woman (Fernande)” da dahil olmak üzere sanatçının Kübist eserlerinin çoğunda yer aldı. Tarihçiler, “Les Demoiselles d’avignon” da yer aldığını düşünüyor. İlişkileri fırtınalıydı ve 1912’de sonsuza dek ayrıldılar.

head of a woman (fernande)
head of a woman (fernande)

Synthetic Cubism (Sentetik Kübizm)

1912’den 1919’a kadar uzanan bu dönemde Picasso’nun çalışmaları Kübist akımında ilerlemeye devam etti. Ancak Picasso’nun bazı eserlerinde yeni bir sanat formu ve kolaj ekledi. Ayrıca Girl with a Mandolin (Mandolinli Kız) ve Ma Jolie (1911-12) gibi birçok Kübist resmine insan formunu ekledi. Tanıdığı birçok sanatçı Birinci Dünya Savaşı’nda savaşmak için Paris’ten ayrılmış olsa da, Picasso savaş yıllarını atölyesinde geçirdi.

girl with a mandolin (mandolinli kız)
girl with a mandolin (mandolinli kız)
ma jolie pablo picasso
ma jolie

Fernande Olivier ile ilişkisi sona erdiğinde zaten başka bir kadına aşık olmuştu. O kadın, 1911’de yaptığı “Woman with a Guitar (Gitarlı Kadın)” tablosunun konusu olan Eva Gouel’dir. Picasso ve Eva Gouel, Eva Gouel’in 1915’te veremden zamansız ölümüne kadar birlikteydiler. Daha sonra Picasso, Gaby Depeyre Lespinesse ile sadece bir yıl süren kısa bir ilişkiye girdi. 1916-17’de 20 yaşındaki aktris Paquerette ve Irene Lagut ile kısa bir süre çıktı.

woman with a guitar (gitarlı kadın)
woman with a guitar (gitarlı kadın)

Kısa bir süre sonra, Rusya’dan bir balerin olan ilk karısı Olga Khoklova ile tanıştı. Olga Khoklova ile 1918’de evlenmiştir. Üç yıl sonra bir oğulları oldu. Picasso ve Khoklova kısa süre sonra yabancılaşmış olsalar da Picasso, Khoklova’ya servetinin yarısını vermek zorunda kalacağı anlamına geldiğinden boşanmayı reddetti. 1955’te ölene kadar sadece ismen evli kaldılar.

Neoklasizm ve Sürrealizm

1919’dan 1929’a kadar süren bu dönemde Picasso, üslupta önemli bir değişime sebep oldu. İtalya’ya yaptığı ilk ziyaretin ve I. Dünya Savaşı’nın sona ermesinin ardından, Picasso’nun Peasants Sleeping (Uyuyan Köylü) gibi resimleri, sanatta bir düzenin restorasyonunu yansıtıyordu ve neoklasik sanat eserleri, Kübist resimleriyle keskin bir zıtlık oluşturuyordu. Bununla birlikte 1920’lerin ortalarında Fransız Sürrealist Hareketi çekişmeye başlayınca Picasso, Three Dancers (Üç Dansçı) gibi Sürrealistten etkilenen resimlerde Primitivizm tutkusunu yeniden canlandırmaya başladı.

peasants sleeping (uyuyan köylü)
peasants sleeping (uyuyan köylü)
three dancers (üç dansçı)
three dancers (üç dansçı)

1927’de 46 yaşında olan Picasso, İspanya’da 17 yaşındaki bir kız olan Marie-Therese Walter ile tanıştı. İkisi bir ilişki kurdu ve Marie-Therese, Picasso‘nun kızı Maya’yı doğurdu. 1936’ya kadar bir çift olarak kaldılar. Marie-Therese Walter, 1937’de tamamlanan 100 neoklasik gravürden oluşan sanatçının “Vollard Suite”ine ilham verdi. Picasso, 1930’ların sonlarında sanatçı ve fotoğrafçı Dora Maar ile birlikte çalıştı.

vollard suite
vollard suite

1930’larda, Picasso‘nun İspanyol İç Savaşı’nın benzersiz bir tasviri olan ünlü Guernica gibi eserleri, savaş zamanının şiddetini yansıtıyordu.

picasso’nun ünlü tablosu guernica
guernica

Guernica hakkında merak ettiklerinizi bu yazımızdan okuyabilirsiniz -> Picasso’nun Ünlü Tablosu: Guernica

Picasso’nun Son Yılları (1940 – 1973)

İkinci Dünya Savaşı sırasında Picasso, Alman işgali altında Paris’te kaldı ve sanat yaratmaya devam ederken Gestapo tacizine maruz kaldı. Zaman zaman şiir yazdı. 1939 ve 1959 yılları arasında 300’den fazla eser yarattı. Ayrıca ” Desire Caught by the Tail (Kuyruğa Yakalanan Arzu)” ve ” The Four Little Girls (Dört Küçük Kız)” adlı iki oyunu da tamamladı.

Paris, 1944’te özgürlüğüne kavuştuktan sonra Picasso çok daha genç sanat öğrencisi Francoise Gilot ile yeni bir ilişkiye başladı. 1947’de bir oğulları Claude ve 1949’da bir kızları Paloma dünyaya geldi. Ancak ilişkileri, Picasso‘nun daha önceki pek çok ilişkisi gibi, Picasso’nun sürekli olan sadakatsizliği yüzünden bitti.

Picasso, bu dönemde heykele odaklandı. 1949’da Philadelphia Sanat Müzesi’ndeki uluslararası bir sergiye katıldı. Ardından, Chicago Picasso olarak bilinen ve ABD şehrine bağışladığı sipariş üzerine bir heykel yarattı.

1961’de 79 yaşında olan sanatçı, ikinci ve son eşi olan 27 yaşındaki Jacqueline Roque ile evlendi. Kariyerinin en büyük ilham kaynaklarından biri olduğunu kanıtladı. Picasso, yaşadığı son 17 yılda 70’den fazla portresini üretti.

Hayatının sonuna yaklaşırken Picasso, bir yaratıcılık telaşına girdi. Ortaya çıkan sanat eserleri, önceki stillerinin bir karışımıydı ve renkli tablolar, bakır gravürler içeriyordu. Sanat uzmanları Picasso‘nun son eserlerinde Neo-Ekspresyonizm akımının başlangıcını fark ettiler.

Picasso’nun Sanat Üzerindeki Etkisi

20. yüzyıl sanatını en büyük etkileyen sanatçılardan biri olan Pablo Picasso, gördüklerinin yeni hallerini yaratmak için genellikle çeşitli stilleri karıştırdı. Kübizmin gelişiminde itici bir güçtü ve kolajını Güzel Sanatlar seviyesine yükseltti.

Gelenekler, dışlanma korkusu, engellenmeyen cesaret ve özgüveniyle Picasso, onu sanatında yeni yeniliklere götüren bu vizyonunu sürekli takip etti. Benzer şekilde hayatı boyunca yaşadığı birçok romantik ilişkileri, sürekli tutku arayışı; sayısız resim, heykel ve gravür yaratması için ona ilham verdi. Kamuoyunda uzun zamandan beri modern sanatta deha denince akla gelen isim olmuştur. [1] 

İlginizi çekebilir: Pablo Picasso’nun Ünlü Heykelleri

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu