Pierre-Auguste Renoir’in En Ünlü 10 Eseri

19. yüzyılın yarısında ve 20. yüzyılın başlarında aktif olan Pierre-Auguste Renoir (25 Şubat 1841 – 3 Aralık 1919), Empresyonizm sanat akımının öncüsü ve önde gelen ressamı olan üretken bir Fransız sanatçıydı. Claude Monet ile birlikte, açık havada resim yapma pratiği de dahil olmak üzere hareketle ilişkilendirilen çeşitli sanatsal teknikler geliştirdi. Daha önceki yapıtları Empresyonist nitelikler sergilerken, daha sonra hareketten uzaklaştı ve klasik sanattan ilham aldı. En çok kadın tasvirleri, gelişen Paris toplumu ve ev sahneleri ile tanınmakla birlikte yanı sıra nü ve dans resimleriyle de tanınır. Luncheon of the Boating Party ve Dance at Le Moulin de la Galette gibi Empresyonist şaheserler de dahil olmak üzere en ünlü 10 tablosu aracılığıyla Renoir’in sanatı hakkında daha fazla bilgi edinin.

İlginizi Çekebilir: Pierre-Auguste Renoir Hakkında 18 Gerçek

10. La Balancoire / The Swing

La Balancoire, Pierre-Auguste Renoir tarafından, en ünlü şaheseri Dance at Le Moulin de la Galette’i yarattığı aynı yıl yapılmıştır. Renoir, bir açık hava dans salonu ve kafe olan Moulin de la Galette’ye yakın olabilmek için Musée de Montmartre bahçelerindeki bir kulübede kiralık olarak yaşıyordu. Oradayken sabahları The Swing’de çalıştı. Resim, küçük bir kız ve başka bir erkek onları izlerken, salıncakta bir erkekle konuşurken bir kadını tasvir ediyor. Odaklanılan model, Renoir’in Luncheon of the Boating Party de dahil olmak üzere diğer birçok tablosunda yer alan Fransız aktris Jeanne Samary. Resimdeki iki adam, Renoir’in kardeşi Edmond ve Norbert Goeneutte adında bir ressam arkadaşı. The Swing, İzlenimci tarzda yaratıldı ve 1877’deki Üçüncü İzlenimci Sergisinde sergilendi.

9. Young Girls at the Piano (Piyano Başında Genç Kızlar)

Pierre-Auguste Renoir’in sonraki eserlerinde düzenli olarak yer alan ev sahneleri ve piyano çalan genç kadınlar onun için tekrarlanan ve favori bir konuydu. Renoir, Fransız hükümeti tarafından Musée du Luxembourg için bir resim yapması için davet edildi ve  şaheser bu komisyonun sonucuydu. Renoir, kompozisyonu beş tuvalden oluşan bir dizide geliştirip rafine eden projeye büyük özen gösterdi. Resmin diğer varyasyonları New York’taki Metropolitan Sanat Müzesi’nde ve Paris’teki Musée de l’Orangerie’de görülebilir. Renoir’ın orta sınıf bir evde samimi ve sürükleyici bir sahneyi ustaca betimlediği Piyano Başında Genç Kızlar, ev hayatıyla ilgili yapıtlarının en başarılısı olarak kabul ediliyor.

İlginizi Çekebilir: Caravaggio’nun Bilinmesi Gereken En Ünlü 10 Tablosu

8. La Loge

Modern hayattan sahneler İzlenimcilerin gözde konularından biriydi. Renoir’in La Loge’u modern boş zamandaki bu ilgiyi gösteriyor. Tiyatrodaki en iyi koltuklarda oturan şık bir çifti tasvir ediyor. Pek çok İzlenimci gibi, Renoir de modaya uygun Paris toplumunun değişen doğasını yakalamak için tiyatroyu kullanıyor ama aynı zamanda anlatısına gizem katıyor. Şık giyimli kadın, muhtemelen tiyatrodaki hayranlara kendini göstermek için opera gözlüklerini indirirken, arkadaşı da muhtemelen güzel bir kadını daha yakından görmek için dürbünü kaldırıyor. Betimlenen kadın Parisli model Nini Lopez, erkek arkadaşı ise Renoir’in erkek kardeşi Edmond. La Loge, Renoir’in 1874’teki ilk İzlenimci sergiye yaptığı başlıca katkıydı.

7. The Umbrellas (Şemsiyeler)

The Umbrellas, Paris’te çoğu insanın yağmurdan korunmak için şemsiye kullandığı yoğun bir sokak sahnesini tasvir ediyor. Şemsiye, Pierre-Auguste Renoir’in sanatsal kariyerinin iki aşamasını gösterdiği için ünlüdür. İki parça halinde boyanmıştır. Renoir, İzlenimciliğin hızlı fırça çalışmalarını ve canlı tonlarını kullanarak 1881 civarında üzerinde çalışmaya başladı. 1885 yılında Empresyonizme olan ilgisini kaybettiğinde ve klasik sanattan ilham aldığında resme geri döndü. Resmin sol tarafı, özellikle ana kadın figürü, daha yumuşak renkler kullanılarak daha klasik bir çizgisel tarzda boyanmıştır. Şemsiyeler, Renoir’in temel yapıyı İzlenimci görüş tarzına sokma konusundaki önemli katkısını örneklemektedir. Bu, Paul Cezanne gibi erken İzlenimci sanatçılar için zemin hazırladı.

İlginizi Çekebilir: Salvador Dalí’nin En Ünlü 10 Tablosu

6. Two Sisters (On the Terrace)

Maison Fournaise (House of Fournaise); Paris’in batısında, Chatou’daki Seine’deki bir adada bulunan bir restorandır. Sadece Two Sisters (On the Terrace) eseri için değil, aynı zamanda Renoir’in Luncheon of the Boating Party adlı başka bir başyapıtının yeri olarak hizmet ediyor. Resimdeki ablası, daha sonra oyuncu olan Jeanne Darlot. Küçük kız kardeşin kimliği belirsizliğini koruyarak Jeanne ile bir akrabalığı olmadığı belirtildi. Tabloya İki Kızkardeş başlığı Renoir, Terasta başlığı ise ilk sahibi Paul Durand-Ruel tarafından verildi. 1925’te Amerikalı sanat koleksiyoncusu Annie Swan Coburn, tabloyu 100.000 dolara satın aldı. 1932’de Chicago Sanat Enstitüsü’ne miras kaldı. O zamandan beri müzedeki en popüler tablolardan biri olmaya devam ediyor.

5. La Grenouillère

1869’da Pierre-Auguste Renoir, Claude Monet ile birlikte Paris’in dışında, Seine Nehri üzerinde bir tekne gezintisi ve yüzme tesisi olan La Grenouillère’de su kenarında eskiz yapmaya başladıı. İkisi, İzlenimciliğe yol açacak teoriler, teknikler ve uygulamalar geliştirdikçe, bu durum sanat tarihinde bir dönüm noktası oldu. Her iki sanatçı da tesisin kendi versiyonlarını tam bakış açısından boyadı. Monet’in versiyonu Bain à la Grenouillère (La Grenouillere’de Banyo) olarak bilinir. Her iki ressam da versiyonlarında hızlı, maskesiz fırça darbeleri kullandı; bu teknik, bilim adamları tarafından artık “klasik İzlenimciliğin resimsel dilini” başlatan olarak tanımlanıyor. Ancak Monet, ışığın sahne üzerindeki etkilerine daha fazla odaklanırken, Renoir’in versiyonu bayanların özenli saç stillerinde görülebilecek insan konularına daha net bir bakış açısı sağlıyor.

İlginizi Çekebilir: Claude Monet’in 10 Ünlü Tablosu

4. Dance at Bougival (Bougival’de Dans)

Bir röportajcı bir keresinde Pierre-Auguste Renoir hakkında şöyle yazmıştı: “Hayatta neşeli, parlak ve teselli edici olan her şeyi seviyor”. Bu aşkı hiçbir yerde, vals yapan ve tutkulu bir kucaklamada kilitli bir çifti gösteren Bougival’de Dans’taki kadar güzel bir şekilde kutlayamaz. İzleyici, bir bakışta bile dans eden çiftin sevincini hissedebilir. Resim, Şehirde Dans ve Kırda Dans olarak bilinen diğer iki resimle birlikte Fransız sanat tüccarı Paul Durand-Ruel tarafından görevlendirildi. Boston Güzel Sanatlar Müzesi’nin birincil cazibe merkezi olan bu versiyon, Renoir’in iki arkadaşı Suzanne Valadon ve Paul Auguste Llhote’u tasvir ediyor. Bougival’de Dans, Renoir’in daha klasik bir resim stiline ilk dönüşlerinden biri olarak kabul edilir. Renoir’in 1883 dans resimlerinin ünlü üçlüsünün en ünlüsüdür.

3. Les Grandes Baigneuses (The Large Bathers)

Les Grandes Baigneuses, bir yüzücünün arkadaşına şakacı bir şekilde su sıçratmak üzere olduğu kısacık bir anı tasvir eder. Tablonun modelleri arasında Renoir’in müstakbel eşi, arkada oturan sarışın Aline Charigot ve ön planda ressam Suzanne Valadon’dur.

Anıtsal resim, sanatçının modern sanatta klasik üslup unsurlarını geri getirme girişimini yansıtıyor. Figürlerin heykelsi anlatımı kadar resmin konusu da 17. ve 18. yüzyıl Fransız resim geleneğine uygundur. İzlenimciliğin daha küçük ve hızlı yakalanan görüntülerinin aksine, Les Grandes Baigneuses çok büyük ve Pierre-Auguste Renoir onu mükemmelleştirmek için toplamda üç yılını harcamıştır. Les Grandes Baigneuses, Renoir’in yeni üslubu nedeniyle ağır bir şekilde eleştirildi ve bu durum, bir daha asla tek bir esere bu kadar zahmetli bir çaba harcamamasına yol açtı. Resim şimdi Renoir’in en iyi başyapıtlarından biri olarak kabul ediliyor.

2. Luncheon of the Boating Party (Tekne Gezisinde Öğle Yemeği)

19. yüzyıl sanatının en büyük başyapıtlarından biri olan Luncheon of the Boating Party; portre, natürmort ve manzara unsurlarını tek bir anıtsal sanat eserinde birleştiriyor. Resim, Renoir’in arkadaşlarının Fransa’nın Chatou kentindeki Maison Fournaise’de Seine Nehri boyunca bir öğleden sonra keyfini çıkarırken romantikleştirilmiş bir tasviridir. Bunlar arasında Renoir’in müstakbel eşi Aline Charigot ve bir başka ünlü İzlenimci ressam Gustave Caillebotte var.

Pierre-Auguste Renoir, köpek de dahil olmak üzere tuvale on beş karakter koysa da, dağınık görünmüyor ve bir grup portresi gibi sahnelenmiş görünmüyor. Diğer şeylerin yanı sıra resim, form zenginliği ve ustaca ışık kullanımıyla övülüyor. 1882’de Yedinci İzlenimcilik Sergisi’nde sergilenen Luncheon of the Boating Party, üç eleştirmen tarafından gösterinin en iyi tablosu olarak belirlendi. Tablo günümüzde de kritik ve popüler başarının tadını çıkarmaya devam ediyor.

İlginizi Çekebilir: Bir Claude Monet Eseri: Jeanne-Marguerite Lecadre Bahçede

1. Pierre-Auguste Renoir’in En Çok Bilinen Eseri: Dance at Le Moulin de la Galette (Le Moulin de La Gallette’de Dans)

Dance at Le Moulin de la Galette, 19. Yüzyıl Paris’inde Montmartre semtindeki Moulin de la Galette’de tipik bir Pazar öğleden sonrasını tasvir ediyor. Moulin de la Galette, Pierre-Auguste Renoir’in evine yakın ve sık sık ziyaret ettiği bir açık hava dans salonu ve kafeydi. Bu şaheseri boyamanın zorluğu, sahneyi yakalamak için gösterilmesi gereken insan ve aktivite miktarıydı.

Pierre-Auguste Renoir; kolektif portre, natürmort ve manzara resim sanatını birbirine bağlayan resimdeki olağanüstü yeteneğini ortaya koyuyor. Renk kullanımı ve benekli ışık efekti yaratmadaki ustalığı, bu resmi tüm İzlenimci hareketin simgesi haline getiriyor. Tablo, Renoir’den önce hiçbir sanatçının günlük yaşamın bir yönünü yakalamak için bu büyüklükte bir görüntü yaratmadığı için de benzersizdir. Bal du Le moulin de la Galette, İzlenimciliğin en ünlü başyapıtlarından biridir ve “19. yüzyılın en güzel tablosu” olarak tanımlanmıştır.

İlginizi Çekebilecek Bir Başka İçeriğimiz: Claude Monet Hakkında Bilmeniz Gereken 10 İlginç Gerçek