Rembrandt Van Rijn’in En Ünlü 10 Eseri

Rembrandt Harmenszoon van Rijn kısaca Rembrandt, Hollanda Altın Çağı olarak bilinen 17. yüzyılda aktif olan Hollandalı bir sanatçıdır. Işık ve gölgenin efendisi olarak tanınır. Resimleri, kendine özgü ışık ve gölge efektleri nedeniyle olağanüstü gerçekçiliğe sahiptir.

Üretken kariyere sahip olan Rembrandt, bir dizi türde çalıştı. Ancak en çok portreler, İncil ve mitolojik sahnelerin tasvirleri ile ünlüdür. Bir portre sanatçısı olarak konularının ruh hallerini yakalamasıyla ünlüdür. O zamanlar Hollanda’da grup portreleri gelişti ve Rembrandt en ünlü grup portrelerinden bazılarını yarattı.

Rembrandt van Rijn, Hollanda Altın Çağı’nın önde gelen sanatçısıydı ve tarihin en büyük sanatçılarından biri olarak kabul ediliyor. En ünlü 10 tablosunu sizler için derledik. İyi okumalar!

İlginizi Çekecek Bir Başka İçeriğimiz: Ünlü Rönesans Sanatçısı Raffaello Sanzio Hakkında Birbirinden 12 İlginç Bilgi

10. Jan Six’in Portresi (Portrait of Jan Six)

Jan Six, zengin bir tüccar ve Hollanda Altın Çağı’nda önemli bir kültürel figürdü. Aynı zamanda Rembrandt van Rijn’in yakın arkadaşı ve hamisiydi.

Bu portre, Jan Six’in evinden ayrılmadan hemen önce eldivenlerini giyerken durakladığı anı yakalar. Rembrandt, elleri, eldivenleri ve kırmızı pelerini parlak bir şekilde sergilemek için güçlü vuruşlar kullanır. Ancak portrenin ününden sorumlu olan, üzerinde çalıştığı ve yeniden çalıştığı Jan Six’in yüzüdür. Çünkü o, anlık bir soyutlamanın harika bir ifadesini yakalayabilmiştir.

Portre, Üçüncü Amsterdam Dönemi (1643–58) sırasında Rembrandt tarafından boyanmıştır. Banyosunda Betşeba (Bathsheba at Her Bath) ile birlikte o dönemin en ünlü eseridir. Rembrandt, en büyük portre sanatçılarından biri olarak sanat tarihine geçmiştir. Jan Six’in Portresi de bu kabulü adeta kanıtlar nitelikte bir esedir.

9. De Staalmeesters (Syndics of the Drapers’ Guild)

Bu resim, kumaş numunelerinin kontrolörleri olan Draperler Loncası görevlilerinin bir grup portresidir. Amsterdam Belediye Başkanı tarafından şehirde satılan kumaşın kalitesini düzenlemek için atandılar. Toplantılarını, resmin tamamlandıktan sonra sergilendiği Draperler Loncası Salonunda yaptılar. Şimdi Amsterdam’daki Hollanda ulusal müzesi Rijksmuseum’da bulunuyor.

Örnekleme Görevlileri olarak da bilinen resim, Draperler Loncası’nın beş kişilik Yönetim Kurulu ile birlikte şapkasız gösterilen bir görevliyi tasvir ediyor. Rembrandt, yüzlerindeki farklı ifadeleri yakalayarak her konuya büyük önem veriyor ve onlara farklı kişilikler kazandırıyor. Aynı zamanda kompozisyon araçlarını kullanarak güçlü bir birliktelik duygusu da getiriyor. Rembrandt, grup portrelerinin belki de en büyük ustası olarak kabul edilir ve De Staalmeesters, bu türdeki en ünlü eserlerinden biridir. Daha sonraki yıllarda “son büyük kolektif portre” olarak anılmıştır.

İlginizi Çekecek Bir Başka İçeriğimiz: Salvador Dalí’nin En Ünlü 10 Tablosu

8. Celile Denizi’nde Fırtına (The Storm on the Sea of Galilee)

İsa’nın Mucizeleri, İncillerde kendisine atfedilen doğaüstü eylemlerdir. Böyle bir işte İsa, öğrencilerini bir teknede Celile Denizi’ni geçerken bir fırtınayı yatıştırarak kurtardı. Rembrandt’ın resmi bu mucizeyi tasvir ediyor.

Rembrandt bu eserini Birinci Amsterdam Dönemi’nde (1631 – 1635) yirmili yaşlarının sonlarındayken yaratmıştır. Rembrandt bu dönemde bir dizi İncil sahnesi yaratmıştı. Bu resim de onlardan biri.

Celile Denizi’ndeki Fırtına, Rembrandt’ın tek deniz manzarası olması ve çalındığı için artık görülmemesiyle ünlüdür. Mart 1990’da, hırsızlar polis kılığına girerek bu tabloyu ve Boston, Massachusetts, ABD’deki Isabella Stewart Gardner Müzesi’nden 12 diğer sanat eserini çaldı. ABD tarihindeki en büyük sanat hırsızlığı olarak kabul edildi ancak maalesef çözülmedi.

7. Self-Portrait with Beret and Turned-Up Collar

Pek çok kişi tarafından şimdiye kadar yapılmış en iyi otoportre olarak kabul edilen Self-Portrait with Beret and Turned-Up Collar, “yaratıcı zaferler ile kişisel ve finansal tersliklerden oluşan bir hayatın streslerini ve gerilimlerini” görebileceğiniz bir eserdir.

50 yaşındayken yaptığı bu tablo onun acımasız ve samimi tasvirini gözler önüne serer. Rembrandt’ın pozu, Raphael’in ünlü Balthasar Castiglione portresinden esinlenmiştir.

İlginizi Çekecek Bir Başka İçeriğimiz: Caravaggio’nun Bilinmesi Gereken En Ünlü 10 Tablosu

6. Danaë

Danaë, Yunan mitolojisinde babası Acrisius’un oğlunun onu öldüreceği kehanetinde bulunduğu için onu bronz bir odaya kapattığı bir prensesdi. Ancak, Tanrıların kralı Zeus onu arzuladı. Altın yağmur şeklinde odasına geldi ve onu hamile bıraktı. En muhteşemleri arasında sayılan Rembrandt’ın tablosu, kahramanın yatağında çırılçıplak uzanmış ve Zeus’u karşılamasını betimler.

Rembrandt, fiziksel görünümünü idealleştirmeye dikkat etmek yerine, bir kadının sevgilisini gördüğünde hissettiği tutkuyu yakalamıştır. Eşi Saskia, Danaë’nin orijinal modeliydi ancak 10 yıl sonra figürün yüzünü metresi Geertje Dircx’inkiyle değiştirdi.

1772 yılında Rusya’nın Büyük Catherine’i tabloyu halen bulunduğu Saint Petersburg’daki Hermitage Müzesi için satın aldı. 1985’te Danaë, tuvale asit fırlatan ve bıçağıyla iki kez kesen Bronius Maigys adında çılgın bir adam tarafından saldırıya uğradı.

5. Yahudi Gelini (The Jewish Bride)

Bu tablonun adı, onu Yahudi bir baba ve kızı olarak yorumlayan Amsterdam’daki bir sanat koleksiyoncusundan geliyor. Tablodaki kolye, babası tarafından kızına düğün günü için verilen bir hediye olarak yorumlanmıştır. Ancak daha sonraki sanat eleştirmenleri bu öneriyi reddetti ve tasvir edilen iki figürün artık sevgili ya da evli bir çift olarak kabul ettiğine inanılıyor. İncil karakteri Isaac ve karısı Rebecca’yı tasvir ettiği düşünülen en olası yorumla çiftin kimliği hakkında spekülasyonlar olmaya devam ediyor.

Yahudi Gelin, Rembrandt tarafından Dördüncü Amsterdam Dönemi (1658–69) olarak bilinen geç yıllarında yaratıldı. Bu tablo, Müsrif Oğul’un Dönüşü ile birlikte sanatında ustalaştığı dönemin en ünlü eseridir. Rembrandt’ın biyografisini yazan Christopher White, kompozisyonu “resim tarihinde ruhsal ve fiziksel aşkın hassas kaynaşmasının en büyük ifadelerinden biri” olarak adlandırıyor.

İlginizi Çekecek Bir Başka İçeriğimiz: Pierre-Auguste Renoir’in En Ünlü 10 Eseri

4. Banyosunda Betşeba (Bathsheba at Her Bath)

Eski Ahit’te Bathsheba, Kral Davut’un ordusunda bir asker olan Hitit Uriah’ın karısıydı. David, Bathsheba’yı yıkanırken gördü ve büyülendi. Onu baştan çıkardı ve hamile bıraktı. David, günahını gizlemek ve onunla evlenmek için kocasını savaşa gönderdi .Kocasının generallerine onu terk etmelerini emretti ve ölümüne yol açtı.

Rembrandt, Bathsheba’yı ayaklarını yıkayan yaşlı bir hizmetçiyle tasvir ediyor. Bathsheba başka sanatçılar tarafından tasvir edilmiş olsa da Rembrandt’ın gerçek boyutta tasviri, canlı renkler ve kalın fırça darbelerle olağanüstü kabul edilmektedir.

Tablo aynı zamanda Bathsheba’nın David’in teklifini düşünürken hiçbir şeye bakmadığı için yaşadığı ahlaki ikilemi mükemmel bir şekilde yakalamasıyla da dikkat çekiyor.

3. Dr. Nicolaes Tulp’un Anatomi Dersi (The Anatomy Lesson of Dr. Nicolaes Tulp)

Bu resimde anlatılan olay 1632 yılının Ocak ayında meydana geldi. Anatomi dersleri 17. yüzyılda sosyal bir olaydı ve genellikle tuval üzerine resmedilirdi. Tıp uzmanlarına kolun kas yapısını anlatan portrede görülebilen Dr. Nicolaes Tulp, Amsterdam Cerrahlar Birliği’nin resmi Şehir Anatomistiydi. Seyircilerden bazıları, resme dahil olmak için komisyon ödeyen çeşitli doktorlardır. Ceset, silahlı soygun suçundan hüküm giyen ve asılarak ölüme mahkum edilen suçlu Aris Kindt’e ait.

Grup portreleri 17. yüzyılda Hollanda’da gelişti. Rembrandt kısa süre önce Amsterdam’a gelmişti ve bu onun şehirdeki ilk büyük komisyonuydu. Dramatik bir görsel sahne yaratarak ve cesedi portrenin ortasına yerleştirerek bu çalışmada türün geleneklerini yıktı. Anatomi Dersi, Rembrandt’ın en tanınmış tablolarından biridir ve çoğu zaman kopyalanmış ve intihal yapılmıştır.

İlginizi Çekecek Bir Başka İçeriğimiz: Raffaello Sanzio’nun En Ünlü 12 Tablosu

2. Savurgan Oğul’un Dönüşü (The Return of the Prodigal Son)

Müsrif Oğul Meselinde bir babanın iki oğlu vardır: Küçüğü mirasını ister, servetini boşa harcar ve yoksul düştükten sonra evine döner. Babasına kendisini hizmetçilerinden biri yapması için yalvarmak niyetindedir. Ancak babası bunun yerine dönüşünü kutlar. Büyük oğlu itiraz edince baba, kutlama yaptıklarını çünkü kaybolan kardeşinin artık kendine geldiğini söyler.

Rembrandt’ın resmi, oğlunun eve perişan bir halde döndüğü anı tasvir ediyor. Baba, oğlunu şefkatle karşılarken erkek kardeş yargıda ellerini kavuşturur.

Kariyerinin sonunda boyanmış olan sanat eseri, Rembrandt’ın, benzetmenin bağışlama mesajını izleyicide parlak bir şekilde uyandırmak için etkileyici aydınlatma ve renklendirme kullandığındaki ustalığını gösteriyor. Savurgan Oğul’un Dönüşü birçok eleştirmen tarafından Rembrandt’ın en büyük başyapıtı ve Barok sanatında anıtsal bir başarıdır.

1. Gece Devriyesi (The Night Watch)

Gece Devriyesi, Rembrandt’a Kaptan Frans Banninck Cocq ve sivil muhafız bölüğünün 17 üyesi tarafından görevlendirildi. Resmin uygun başlığı Kaptan Frans Banning Cocq ve Teğmen Willem van Ruytenburch’un Bölüğü olacaktı. Ancak izleyicide bıraktığı karanlık izlenimden dolayı eserin ismi Gece Nöbeti’dir.

34 karakterden oluşan devasa başyapıt, Cocq ve Ruytenburch liderliğindeki şirketin izleyiciye doğru ilerlediğini gösteriyor. Şöhreti, muazzam boyutu, tutarlı, dinamik ve gerçekçi tasviri, sanatçının parlak ışık ve gölge kullanımı ve Rembrandt’ın, resmin neredeyse insan boyutundaki figürlerinin tuvalden ve gerçek uzaya atlamak üzere olduğunu izleyiciye göstermedeki ustalığı adeta sanat sevenleri büyülemiştir. Gece Devriyesi, grup portrelerinin en ünlü eseridir ve sadece Rembrandt’ın değil, tüm Hollanda Altın Çağı’nın en ünlü tablosudur.

İlginizi Çekecek Bir Başka İçeriğimiz: Raffaello Sanzio da Urbino Kimdir?