Horlama, üst solunum yollarından geçen havanın boğaz kısmından geçişi esnasında yumuşak dokudan çıkan titreme sesidir. Uyku aşamasında küçül dil, gırtlak ve damağın bulunduğu kısım bir miktar daralır. Hava yolunun daralmasından kaynaklı çıkan sesin şiddeti, solunum yolunun darlığına göre farklılık gösterir. Yetişkin insanların %30’u devamlı horlar. Bazı insanlar ise sadece yorgun olduğu zamanlarda horlama belirtisi gösterir. Çocukluk çağında ise horlama yüzde miktarı ortalama %12’dir.
Horlamanın şiddeti enfeksiyon hastalıklarına bağlı olarak artış gösterebileceği gibi, yaş faktörü ve uyku pozisyonuna göre de artabilir. Uyku apnesi gibi şikayetlere yol açmayan horlama, kişiye herhangi bir risk oluşturmaz. Fakat kişinin kendisine zarar vermese de, etrafında bulunan kişilere rahatsızlık verebilir.
Horlama Neden Olur?
Horlama, genelde uyku pozisyonuna bağlı olarak görülse de bazı durumlarda sigara, alkol ve ilaç kullanımı da tetikleyici sebepler arasında yer alır. Uyku esnasında genizde bulunan doku bir miktar gevşer ve gevşemeye bağlı olarak nefes alıp vermek daha da güç hale gelir. Hava akışının bu bölgede oluşturduğu durum yumuşak dokuların titremesine ve dolayısıyla horlamaya neden olur.
Horlama nedeniyle güç nefes alan kişi sabah genelde yorgun ve halsiz olarak kalkar. Fakat kişi horladığının farkında olmadığı için bu durumdan şüphe etmez. Etrafındaki kişilerin rahatsız olduğunu öğrenince sabahları yorgun kalkmasını horlamaya bağlayabilir.
Horlama Nasıl Tedavi Edilir?
Uyu sırasında nefes kesilmesine neden olmayan basit horlamalar; uyku pozisyonunun değiştirilmesi, daha yüksek yastıkta yatılması ya da fazla kiloların verilmesi, akşamları hafif yiyeceklerin tüketilmesi ve alkol sigara kullanımının azaltılması ile kendiliğinden yok olabilir. Tüm tedbirlere rağmen horlama şikâyeti artmıyor, tam aksine artış gösteriyorsa mutlaka bir kulak burun boğaz hekimine muayene olmak gerekir. Hekim tarafından muayene gerçekleştirildikten sonra semptomlar incelenir ve uygun tedavi uygulanır.
Horlama şikâyeti görülen kişilerde bazen ağız içi alet tercih edilebilir. Ağız içi alet, kişinin uyumadan önce ağzına taktığı ve dilin geri hareket etmesini önleyerek boğazdaki darlığın oluşumunu yok eden bir alettir. Dolayısıyla horlama şikayetine de çok iyi gelir.
Horlama şikayetinde çok fazla tercih edilmese de bir diğer tedavi yöntemi cerrahi operasyondur. Ancak basit horlamalarda kişiye ameliyat önerilmeden önce, uyku laboratuvarında yatırılarak değerlendirilmesi gerekir. Çünkü bazı durumlarda horlama bir belirti değil, bir hastalığın semptomu olarak da görülebilir. Tıkayıcı uyku apnesi en sık görülen hastalıklardan biridir, özellikle 50 yaş üstü kişilerde daha sık görülür.
Tıkayıcı Uyku Apnesi Nedir?
Halk dilinde uyku apnesi olarak da bilinen bu hastalık; horlama, gündüz sürekli uyku hali ve uykuda nefesin birkaç sefer durması şeklinde semptom gösterir. İlk başlarda dikkatsizlik, asabiyet, unutkanlık ve depresyon gibi sıkıntılara yol açarken ilerleyen zamanlarda semptomlar da ağırlık gösterir. Tıkayıcı uyku apnesi çocuklarda da görülebilir. Çocuklarda uykuya dalma güçlüğü de sık görülür. Siz de bu konu hakkında bilgi almak istiyorsanız İlaçsız Yaşıyoruz linkini ziyaret edebilirsiniz. Tıkayıcı uyku apnesinin diğer belirtileri aşağıdaki gibidir;
- Sabahları meydana gelen ağız kuruluğu
- Baş ağrısı ile uyanma
- Yeteri kadar uyunmuş olmasına rağmen zor uyanma
- Gece nefes kesilmesi hissi
- Başka odalardan duyulacak kadar şiddetli horlama
- Otururken uyuyakalma
- Gün içinde dayanılmaz uyku hissi
Kilolu insanlarda tıkayıcı uyku apnesi daha sık görülür. Ancak bu hastalığın da bir tedavisi vardır. CPAP adı verilen ve uykuda basınç uygulayan, hava yolunun daralmasını önleyen bir cihaz sayesinde bu rahatsızlığı daha hafif atlatabilirsiniz. Bu rahatsızlık için göğüs hastalıkları bölümü ile görüşmek faydalı olacaktır.
İlginizi Çekebilir: Öğle Uykusunun Faydaları